Erse Kablo; Ürettiği ERVİTAL Yangına Dayanıklı Kablolar ile Uluslararası Saygın Bir Kuruluş Olan Mpa Nrw.’nin Laboratuvarlarında DIN 4102-12’ye (E30–E90) Uygun Olarak, Sistem Süreklilik Testlerini Başarıyla Geçmiş ve VDE Sertifikasını Türkiye’de Almaya Hak Kazanmış İlk ve Tek Firma Olma Başarısını Gösterdi.

Nurşah SUNAY: Söyleşimize Erse Kablo hakkında kısa bir bilgi alarak başlayabilir miyiz?

Selami SİVRİTEPE: Erse Kablo 1996 yılında; Elektrik proje taahhüt firmaları, sanayi kuruluşları, petro kimya tesisleri, gemi ve yat inşa sanayine zayıf akım, enstrüman ve gemi kabloları imalatı yapmak üzere kurulmuş, gerçekleştirdiği insana yatırım modelinin yanı sıra makine yatırımı ve Ar-Ge hamleleri ile sektörün lideri konumuna gelmiştir.

Şirketimizin merkezi Perpa Ticaret merkezinde olup, 8000 m2 kapalı, 4000 m2 açık toplamda 12.000 m2 alanı ile üretim tesisleri Silivri’dedir. Ayrıca İstanbul Habipler’de 3.000 m2 kapalı alana sahip lojistik deposu ile gerek yurt içi gerekse yurt dışı müşterilerine tam zamanlı hizmet sunmaktadır.

Erse Kablo’nun üretimini yaptığı kablo çeşitlerinden bahseder misiniz?

Erse Kablo’nun ürün yelpazesi; Elektrik proje ­taahhüt firmaları, sanayi kuruluşları, petro kimya tesisleri, gemi ve yat inşa sanayisinin ihtiyacı olan; sinyal kontrol kabloları, kumanda kabloları, coaxial kablolar, enstrüman kabloları, kompozit kablolar, gemi–yat kabloları, haberleşme ve veri iletişim kabloları, silikon kablolar ve yangına dayanıklı kablolardır.

Son dönemlerde yükselen bir ivmeye sahip olan çevre yönetimi üzerine firmanızda yapılan faaliyetler var mı, nelerdir?

Üretim yaklaşımımızı ve süreçlerimizi çevresel duyarlılıkları göz önünde bulundurarak atıklarımızı minimize edecek ve geri dönüşümü sağlayacak şekilde tasarladık. Her ne kadar atıkları minimize etsek de sıfıra indirmek mümkün olmamaktadır.

Az da olsa atıkları ve geri dönüştürülebilir hurdalarımızı Lisanslı çevre kuruluşlarına teslim ediyoruz. Aynı zamanda çalışanlarımızı atık ve atık yönetimi, çevresel sorunlar ve problemler, sürdürülebilir ve yaşanabilir çevre konularında eğitimlere tabi tutuyoruz.Uyguladığımız yönetim sistemlerine “Çevre Yönetim Sistemi” yani ISO 14001 alt yapısını oluşturduk, iyileştirme süreci devam ediyor ve yakın zamanda belgelendireceğiz.

Yurtiçi ve yurtdışındaki satış politikanız, kısa vadedeki hedefleriniz nelerdir?

Doğrusu şu an Türk Kablo imalat sektörü 7-8 yıl öncesine göre bugün daha iyi durumdadır. Her geçen yıl sektörümüzün ağırlığı hissedilmekte. Bununla birlikte kablo imalat makine sektörü gelişmekte.

Son yıllarda dünya kablo ticaretinde Türkiye’nin payı yıldan yıla bir artış göstermiş ve %2’nin üzerine çıkmıştır. Fakat hali hazırda bu pay yeterli bir seviyede değildir. Burada politikamız kaliteye önem vermek, katma değeri yüksek ürünlerle pazar çeşitlendirmesi yapmak, teknolojik yatırımlar, know-how’ı arttırmak ve fiyat bazlı rekabet içinde bulunmamaktır.

Sektörümüzün ana sorunlarını Çin ve Hindistan gibi ülkelerin para politikaları, Türkiye’de ki aşırı ve kontrolsüz rekabeti yurt dışına da taşımamız, marketing çalışmalarını profesyonel olarak yapamamak, Ar-Ge’ye yeterince kaynak ayıramamak, know-how yaratamamak olarak özetlemek mümkün.

Daha da önemlisi, Avrupa’da ki büyük üreticiler üretimden çekilerek toptan satışa yöneldi. Türk kablo imalat sektörü de yukarıdaki bahsettiğimiz gereklilikleri yapamayarak ya da yapmayarak Avrupalı büyük toptancıların fason üreticisi konumuna sürüklendi. Bu durum ise “Marka” imajı ve güvenilirliği sağlamamızın önündeki en büyük engel olarak karşımızda durmaktadır. Biz şirket olarak bu sorunlara çözüm üretmek ve önlem almak da hedeflerimiz arasındadır.

Üretim tesisleriniz ve çalışanlarınızla ilgili neler söylemek istersiniz?

Son üç yıldır tesisleşmeye ve makine parkuruna büyük ölçekli yatırımlar gerçekleştirdik. Tesisimizde ve envanterimizde olan makinelerimizin neredeyse ­% 95’ini son teknoloji ürünü olan makinelerle yeniledik. İhtiyaç oldukça da yeni yatırımlarımız devam edecektir.

Çalışan profilimize gelince toplamda 178 personelimiz bulunmaktadır. Bu personelin yaklaşık 45 kişisi beyaz yakadır. Çalışanlarımızın eğitim düzeyi bizim için önemlidir. Bunun gereği olarak ise şirketimizde 12 mühendis, 10 lisans ve ön lisans, 2 yüksek lisans eğitimi almış personelimiz görev almaktadır.

Erse Kablo olarak stratejik planlarımızda yaptığımız analizler sonucunda 2013 yılını “Eğitim Yılı” olarak belirledik. Bu sene içerisinde tüm personelimiz kişi başı 90 ile 150 saat teknik ve idari eğitim almış olacak. Bunun yanı sıra sosyal faaliyetler ve aktivitelerimizde sürüyor olacak.

Örneğin sektör temsilcilerimizin ve bayilerimizin katılımı ile düzenlenen ve geleneksel hale gelen “Erse Cup” Futbol Turnuvası, Ulusal düzeyde büyük şirketlerin yer aldığı tamamen çalışanlarımızdan oluşan Haliç’de düzenlenen Dragon Kürek Festivali, yine çalışanlarımızla birlikte Bowling Turnuvası, Paintball gibi… Çalışanlarımızın iş kaynaklı streslerini atacağı ve motivasyonunu sağlayacakları etkinlikleri de yapmaya devam edeceğiz.

Firmanız Ar-Ge çalışmalarına bütçe ayırıyor mu, bu çalışmalarınız hangi aşamada?

Erse Kablo olarak kuruluşumuzdan itibaren müşterilerimizin zihninde oluşan ‘güvenilir marka’ imajımızı korumaya özen gösteriyoruz. Bunun gereği olarak ise Erse Kablo her yıl bütçesinden önemli bir miktarı Ar-Ge faaliyetlerine ayırır. Bu kurulduğumuz günden beri böyledir. Oluşturduğumuz laboratuvar, laboratuvar cihazları, yetişmiş kalite kontrol ve Ar-Ge personeli de bunun kanıtıdır zaten.

Erse Kablo; ürettiği Ervital Yangına Dayanıklı Kablolar ile uluslararası saygın bir kuruluş olan MPA NRW’nin laboratuvarlarında DIN 4102-12’ye (E30 – E90) uygun olarak, sistem süreklilik testlerini başarıyla geçmiş ve VDE sertifikasını Türkiye’de almaya hak kazanmış ilk ve tek firmadır.

DIN 4102-12’ye (E30 – E90) yangın dayanım standardı, fonksiyon devamlılığını sağlayan uluslararası bir kriterdir. Temel amacı; acil aydınlatma, asansör ve anons sistemleri gibi bir yangın esnasında insanlar için hayati önem taşıyacak sistemlerin fonksiyon devamlılığını sürdürmektir. Ayrıca; ürün yelpazesindeki birçok ürüne uluslararası saygın kuruluşlardan almış olduğu sertifikalar ile sektörde en geniş kapsama sahip olan firma özelliğini devam ettirmektedir.

Yangına dayanıklı kablolar için İngiliz LPCB sertifikalandırma çalışması ve henüz Türkiye’de lisans verilmemesine rağmen Güneş Enerjisi sistemleri kabloları olan solar kablolar sertifikalandırma çalışmaları devam etmektedir.

Erse Kablo olarak Kalder ile birlikte “Ulusal Kalite Hareketi” ve “EFQM Mükemmellik Modeli” çalışmalarına başlayarak uzun soluklu mükemmeli arama yolculuğuna çıktık. Bizlerde bu olguyu “Yönetim Modelimiz” olarak belirledik ve tüm organizasyonumuza yaymaya çalışıyoruz, kısacası şirketin teknik, idari ve yönetsel anlamda dönüşüm-gelişim uygulaması olacak.

Bunun ilk meyvesi ise uzun soluklu bir yolculuk olan; Ulusal Kalite Hareketi’ne dahil olduk ve Ulusal Kalite Hareketi iyi niyet bildirgesini Kalder Yönetim kurulu başkanı ile imzaladık. Yani EFQM mükemmellik modeli üzerinde büyük ve geniş kapsamlı bir çalışma başlattık. Bu çalışmalar bizi kablo imalat sektöründe dünya elit şirketler kategorisine taşıyacağı inancındayız.

Teknolojik gelişmeleri hem doğrudan üretime yönelik makine – teçhizat – teknoloji alanında, hem de yazılım, test ve ölçüm cihaz ve ekipmanları gibi destek süreçler bazında gerçekleştirerek verimliliğimizi arttırdık.

İhracatınızı ağırlıklı olarak hangi ülkelere yapıyorsunuz?

Başta Avrupa olmak üzere Asya, Afrika ve Avustralya pazarlarında etkin olan Erse birçok büyük toptancı ve projeye kablo tedarik etmektedir.

İhracat yaptığımız ülkeler arasında başlıca; İngiltere, Almanya, Avusturya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Litvanya, Rusya, Gürcistan, Kazakistan, Mısır, Irak, Ürdün, Katar, Kuveyt, Portekiz, İspanya, Fransa, Singapur, Malezya, Kore, Ukrayna ve Beyaz Rusya yer almaktadır

Kablo sektörünün dünya pazarındaki gelişimi ile ilgili görüşleriniz nelerdir?

Kablo sektörünün dünya pazarındaki gelişimini ve mevcut durumunu daha iyi kavrayabilmek için ihracat çalışmalarının başlangıcından itibaren değerlendirmek daha açıklayıcı olacaktır.

2001 yılında iç pazarda yaşanan ekonomik durgunluk sonrası birçok şirket için birazda mecburi sebeplerden başlanan kablo ihracatı günümüze kadar birçok aşamalardan ve değişimlerden geçmiştir.

En başlarda firmaların tamamen kendi çabaları ile yürütülen emekleme düzeyindeki faaliyetler günümüzde kablo üretimini elektrik sektörünün lokomotifi haline gelmiştir.

2008-2009 dönemine kadar tüm dünyadan özelikle Avrupa’dan gelen yoğun talep bir çok kablo fabrikasının kuruluşuna ve yaşamasına vesile olmuştur. Bu dönemde meydana gelen global krizin etkileri önlemlerini önceden almamış firmalar için yıpratıcı bir süreç oldu.

Erse bu süreçte faaliyet planlamasını ve stratejisini önceden belirlediği için Ar-Ge faaliyetlerine, ­kurumsallaşma sürecine, teknoloji ve iş gücü yatırımlarına hız vererek zorlu şartlar altında büyümesini sürdüren üreticiler arasında yer aldı.

2009 yılından sonra tekrar toparlanarak günümüzde büyümesini devam ettiren kablo sektörü için bu büyüme artık eski şartlarda devam eden bir büyüme değildir. Standart dışı üretim yapan, karsız ve katma değer yaratmayan ürünler üreten, sadece fason üretim yapan firmaların anlık kazançları çok da uzun olmayan vadelerde hem kendilerine hem de sektöre zarar olarak geri dönmektedir.

Daralan pazar paylarının beraberinde getirdiği yoğun rekabet karşısında kimi firmaların bilinçsizce uyguladığı düşük fiyat politikasına; gerekli tecrübe, teknoloji, işgücü ve kalite donanımına sahip olmayan bazı küçük ölçekli firmaların ihracat yapma çabaları eklenince sektördeki karsızlık ve standart dışı üretim bugüne kadar kazanılmış olan değerlere ve ülke imajına zarar veren boyutlara ulaşmıştır.

Ülkelerin yerel üreticilerini korumak için çıkartmış olduğu vergi kanunları, global anlamda yurt dışı menşeili şirketlerin ihracat yapma girişimleri ve tüm dünyanın kabul ettiği Çin’in baskılayıcı gücü çok düşük karlar ile yaşamaya çalışan sektörün şartlarını daha ağır hale getirmektedir.

Tüm bu olumsuzluklara rağmen 2012 yılında 2 milyar doları aşan kablo ihracatı aynı zamanda elektrik ve elektronik sektöründe en çok ihracat gerçekleştiren şirketler içinde 28 kablo üreticisinin olması Türk Kablo sektörünün gücünü ortaya koymaktadır.

Bu ihracatçılar içerisinde kendi ürün grubunda üretim yapan üreticiler arasında lider konumda yer alan Erse Kablo ülke ekonomisine ve sektöre katkı sağlayabilmek adına; enstrüman, gemi ve yangına dayanıklı kablolar gibi katma değer yaratan ürün tiplerinde üretimine önem ve ağırlık vermiştir.

Kalite üzerine kurduğu vizyon ve misyonuyla stratejisini fiyat endeksli rekabetin dışında kalmak üzere kurgulamıştır. Fason üretiminden ziyade birçok dış pazarda kendi markasıyla var olma başarısı göstermiştir.

Önümüzdeki dönemde sektördeki gelişimin ve büyümenin sadece rakamlardan ibaret olmaması için tüm üreticilerin aynı kaygılar ve bilinç içerisinde ortak düşünce gücüyle hareket etmesi gerektiği inancındayız.

Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?

Öncelikle bize şirketimizi ve şirketimizde olan gelişmeleri anlatma fırsatı verdiğiniz için sizlere teşekkür ederiz.

Bizler Müşteri ilişkileri Yönetimi modeli, daha güncel bir deyimle CRM konusunda çalışmalar başlattık. Müşteri algılamalarını, müşteri beklentilerini, memnuniyet ve şikayet düzeylerinin ölçülmesi ve rakiplerimiz ve şirketimizin kıyaslanması çalışmaları gibi.

Yine şirketimiz bu süre zarfında ve sonrasında sürdürülebilir sosyal sorumluluk projeleri geliştirmektedir. Sosyal paydaşlarımıza, ticari paydaşlarımıza ve insan yaşamına daha mükemmeli “nasıl üreterek sunabiliriz” sorusunun cevabını bulabilmek adına; yönetim kurulu kararı ile görevlendirilen arkadaşlarımız sivil toplum kuruluşlarıyla da temasa geçerek çalışmaya başlamıştır.