plastiklerin-dogaya-verdigi-5-zarar

Hayatımızın her noktasında karşımıza çıkan plastikler dair inanılmaz noktaları belirtmeden önce, hep beraber biraz beyin fırtınası yapmakta fayda var.

Haydi hep beraber tam şu anda her nerede iseniz çevremizi dikkatli bir şekilde inceleyelim ve doğaya kulak verelim. Telefon kabınız, kulağınızdaki kulaklık, belki öğlen yemeğinizin içinde durduğu kap veya biraz sonra içeceğiniz suyun şişesi.

Fark ettiniz mi? Hayatımız plastik ürünler ile sarıp sarmalanmış durumda. Adeta hayatımızı ele geçirmişler ve onlar olmadan yaşamak neredeyse imkansız hale gelmiş durumda.

Peki tüm bu durum karşısında bizlere düşen nedir? Bizlerin bireysel olarak ne yapması gerekir? Hiç bu konuda düşünme fırsatı buldunuz mu? Bulamadıysanız, işte şimdi tam da zamanı! Haydi hep beraber bunu düşünelim, hem  günümüzü hem de geleceğimizi kurtaralım. Sağlıklı yaşamak ve yaşatmak bizim elimizde.

plastiklerin-tabiata-zararlari

Plastiklerin ilk olarak 1960’larda üretildiğini biliyor muydunuz? Yaklaşık 70 yıldır varlığını sürdüren plastiklerin yapımında araştırmalara göre insan sağlığına oldukça zararlı maddeler kullanılıyor.

Yapımındaki ana elementlerden biri petrol olan plastikler, doğada uzun süre varlığını devam ettirmesi nedeniyle aslında tüm ekosistem için büyük bir tehlike oluşturuyor. Masum gibi görünen bu plastikler, tam bir doğa katliamına neden oluyor.

İnsanlarda kansere neden olan bu maddeler yüzünden her yıl bir milyar kuş ve çeşitli hayvanlar ölüyor. Ekosistem gün geçtikçe daha da kirlenerek, geleceğimizi tehdit ediyor ve özellikle yeni nesiller için korkutucu bir hal alıyor.

Gördüğünüz gibi, hayatımızın her alanı gelişen teknoloji ve hızlı tüketim ile beraber plastikler ile iç içe geçmiş durumda. Bu plastiklerin birçoğu ise özellikle konu hakkında bilinci veya bilgisi olmayan kişiler tarafından çevremize zarar verecek şekilde doğaya bırakılıyor.

Örneğin, hepimiz ailemiz veya arkadaşlarımız ile pikniğe gittiğimiz bir orman veya sahildeki kirlilikten yakınırız. Çünkü birçok insan eğlendikten ve güzel vakit geçirdikten sonra ardına bakmadan tüm çöplerini bırakıp gidiyor.

Peki, kullanıldıktan sonra doğaya atılan bu plastiklerin, çevreye olan etkisi ne boyutta? Hep beraber biraz daha yakından hayatımızın ana meselelerinden biri olan bu konuya değinelim;

  • Plastik Üretimi Durmak Bilmiyor

Plastik üretiminde şu anda sonu gelmez bir üretim ve tüketim sürmektedir. 1950 senelerinde senelik 2 milyon ton plastik üretimi yapılırken içinde bulunduğumuz senelerde, senelik olarak 350 milyon ton plastik üretimi yapılmaktadır.

Plastik üretimindeki bu artışın devam etmesi halinde, 2050 senelerine girildiğinde dünya üzerinde 34 milyar ton plastik bulunacağı bilimsel araştırmalar ışığında öngörülüyor. Bu da bizim yakın gelecekte ne derece korkunç rakamlarla karşı karşıya kalacağımızı gösterir niteliktedir. Görüldüğü gibi, en çok önlem alınması gereken konulardan biri günlük hayattaki plastik kullanımını azaltmak ve alternatif çözümlere üretmektir.

  • En Büyük Tehlike Sular Altında

Bu kadar plastik nereye gidiyor? Günümüzde üretilen plastiklerin büyük bir bölümü denizlerde olup okyanus alanlarının neredeyse yarısında atık plastikler bulunmaktadır.

plastiklerin-denizlere-verdigi-zararlar

Bu atık plastikler hem okyanusların yüzeyinde hem de okyanusların görmediğimiz derinliklerinde bulunmaktadır. Hatta konuya dikkat çekmek isteyen bazı sanatçılar tarafından oluşturulan ‘Yedinci Kıta’ sanatı oldukça dikkat çekmiştir.

Küratör Nicolas Bourriaud ise Yedinci Kıta’yı şu şekilde dile getirdi: “Antroposen’in en net sonuçlarından biri, ‘Yedinci Kıta’ olarak bilinen devasa atık yığının ortaya çıkmasıdır: 3,4 milyon kilometrekare genişliğinde yer kaplayan, 7 milyon ton ağırlığında yüzen bir plastik.

Yedinci Kıta, aynı zamanda merkezileşmiş bir yeryüzü antropolojisi ve günümüzün bir arkeolojisidir.” İnsanların çöplüğü ile ortaya çıkan bu ilginç ve dikkat çekici Yedinci Kıta’yı merak edip görmek isterseniz, etkinlikleri sürekli olarak yer almaktadır.

Şimdiden takviminize eklemenizde fayda var. Hem Yedinci Kıta’yı keşfederek yaptığımız bilinçsiz hareketlerin nelere mal olduğunu görebilir, hem de bilinç düzeyinizi arttırarak bu konuda kendinizi geliştirebilirsiniz.

plastik-atiklarin-denizlere-zararlari

 

  • Vahşi Hayatın En Büyük Düşmanı

İnsanlar tarafından bilinçsiz bir şekilde etrafa saçılan başıboş plastiklerin, okyanusları ve denizleri kirlettiğini hepimiz biliyoruz. Denizler, dünyamızın nefes almasını sağlarken, denizlerde yaşayan binbir canlı türü de ne yazık ki bu plastik atıklardan çok kötü şekilde etkileniyor.

Bu plastik atıklardan bilhassa denizde hayatını idame ettirmeye çalışan kuşlar, yunuslar, çeşitli balıklar ve daha birçok deniz canlısı yoğun şekilde etkileniyor.

Uzmanlar ise, bu döngünün zarara uğraması, ileride yeryüzümüzdeki pek çok canlı türünün tükenmesine neden olacağını ifade etmişlerdir. Bu yüzden pek çok hayvanın hayatı tehlikededir ve nesilleri yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Peki, hayvanları kurtarabilecek miyiz?

Çevre kirliliğinden etkilenen bir başka deniz canlısı ise Mercan kayalıklarıdır.. Mercan kayalıklarını, birçoğumuz bilmiyor olsa da, ekosistem için kritik öneme sahip canlılardır.  Mercan kayalıklarının karşılaştığı en büyük sorun hastalanıp hayatlarını kaybetmeleridir.

Peki neden hasta oluyorlar? Fazla düşünmemize gerek kalmadan cevabı buluyoruz: plastik atıklar ve ürettikleri bakteriler. Bu bakterilerin azalması için hepimizin daha fazla farkındalık sahibi olması gerekmektedir.

Çünkü uzun vadede hayvanların durumu bütün besin zincirini etkileyerek pek çok canlının hayatını kaybetmesine yol açabilir. Kısacası, tüm canlıları olumsuz şekilde etkileyen bu kelebek etkisinde korunmak ve doğamızı kurtarmak için elimizden gelen bütün çabayı sarf etmemiz gerekir.

Bu bulguları dikkate aldığımızda, her yıl 100,000’den fazla deniz memelisinin hayatını kaybettiği gerçeği ile karşılaşıyoruz. Plastiğin ne olduğundan haberi olmayan ve hiçbir suçu olmayan masum deniz canlıları, çoğu zaman besin zannederek bu zararlı plastik atıkları tüketiyorlar.

Ancak tükettikleri onları hayata bağlamak yerine, hayattan koparıyor ve besin zannettikleri plastik parçaları hayatlarının sonunu getiriyor.

  • Doğa Katliamı Hayvanları Nasıl Etkiliyor?

Hemen her yerde yaygın olarak kullanılan plastikler, petrol bazlı polietilen maddesinden üretilir. Bir doğa katliamına sebep olan polietilen, insanlar, bitkiler ve hayvanlar için oldukça zehirli bir maddedir. Her yıl 4-5 trilyon plastik poşet üretilir ve her yıl bir milyar kuş ve memeli hayvan bu plastik atıkları sindirdiği için ölüme mahkum olur.

Plastikler, yalnız doğa ve denizler için değil, canlı yaşam için de oldukça bir tehdit oluşturuyor. Zira plastikten etkilenen içerisinde insanların da, yer aldığı canlı türü sayısı yaklaşık 400’tür. Bu konuyla ilgili çarpıcı ve üzücü bir olay ise yakın zamanda yaşandı:

plastiklerin-hayvanlara-verdigi-zararlar

Norveç’in Sotra Adasında karaya vuran bir balinayı inceleyen uzmanlar, balinanın midesinden çok sayıda plastik poşet ve bol miktarda plastik atık çıkarmıştır. Uzmanlar, bu talihsiz balinanın yüksek ihtimalle midesinde bulunan plastikler nedeni ile hayatını kaybettiğini ifade etti.

Bu plastik atıklar, balinanın sindirim sistemini çok kötü hale getirdiği için daha fazla hayata tutunamadan ölmesine neden olmuştur. Hatta daha da kötü olan kısım ise, balinanın son anlarında karnının aç olduğunun ortaya çıkmış olmasıdır. Bu üzücü ve yürek burkan olay, bahsi geçen doğa katliamının bildiğimiz veya daha bilmediğimiz nicelerinin de yalnızca küçük bir örneği.

  • Üretilen Plastiklerin Yarısı 1 Kez Kullanılabiliyor

Plastik atıkların zararları ve çevreye etkileri konusunda en çok dikkat çeken ve can sıkan meselesini ise bu madde de ele alacağız. Üretilmiş plastiklerin yarısı şişeler, poşetler ve pipetler gibi bir kere kullanılacak malzemeler için kullanılmaktadır. Bireysel olarak kumaştan yapılmış poşetler kullanarak, cam şişelerde su satın alarak doğayı koruyabilirsiniz.

Sonuç olarak doğayı ve çevreyi koruyarak gelecek nesillere temiz ve güvenilir bir çevre bırakmak bizlerin elindedir. Daha fazla farkındalık katarak çevremizi korumaya özen göstermeliyiz.

makale: Sektörüm Elektrik Aydınlatma Dijital Dergi araştırma servisi