andre-maria-ampere-kimdir-1

Amper Kimdir ?

Elektrik aydınlatma alanının öncüleri arasında yer alan “Andre Maria Ampere”, hepimizin bildiği amper terimine ismini veren kişidir. Andre Maria Ampere ve ilginç hayat hikayesine dair detayları bu yazıda bulabilirsiniz.

Küçük Yaşta Farkedilen Yetenek

Elektrik ve manyetizma arasındaki bağlantıları matematiksel işlemlerle çözümleyen ve bu konuda yüzlerce kitap okuyan “Andre Maria Ampere”, orta halli bir tüccarın oğlu olarak, 22 Ocak 1775 tarihinde dünyaya gözlerini açmıştır.

Andre Maria Ampere yaşıtlarının güçlük çektiği kimya ve matematik sorularını kendi formülleriyle çözüp buluyordu. Başlarda ailesi bu durumu fark etmese bile öğretmenleri Ampere’in bu yeteneğinin farkına varmıştı.

Andre Maria Ampere 12 yaşına geldiğinde kendisinden 4-5 yaş büyüklerin bile zorlanarak çözdükleri ileri matematiği rahatlıkla çözebiliyordu.

6 yıl içerisinde kendini başta matematik ve kimya dersleri olmak üzere olabildiğince geliştiren Andre Maria Ampere, 18 yaşına geldiğinde Fransa’da tanınan ve bilinen bir matematikçi olmuştu. Bu başarısını yeterli bulmayan hep daha iyisinin olabileceğini savunan Andre Maria Amper kendisini bu doğrultuda geliştirmeye devam etmiştir.

Amper’in Acılarla Dolu Bir Hayatı Oldu

Aradan birkaç ay geçtikten sonra Ampere’nin babası ölmüştür. Andre Maria Ampere bu çöküntüden ve hüsrandan sonra bir yıl toparlanamamış ve kendisini derslerine verememiştir.

Bir yıl aradan sonra kendini yeniden matematik ve kimyaya adayan Ampere, yeni çalışmalara girişmiştir. Fakat bu bir yıl arada, bir daha formal eğitim sürecine devam edemediğinden dolayı kendi bulduğu formülleri yeniden hatırlayabilmesi ona birkaç ay kaybettirmiştir.

Bu yalnızlıktan kurtulmak için yanında ona destek verecek birisini arayan Ampere, 1779 yılında sevgilisi Polemieux ile bir düğün gerçekleştirerek dünya evine girmiştir.

Andre Maria Ampere, tanıdığı olan ve soylu bir aileden gelen Ecole Centraletie’ye ders vermek maksadıyla Lyon’a gitti. Ampere ders vermek için çok fazla zaman geçirmeyi budalaca bulmaktaydı.

Fakat böyle düşünmesine rağmen orada olanaklar daha müsait olduğu için bir süre orada kalmayı tercih etti. Lyon’da geçirdiği iyili kötülü günlerin sonundan 1804’te karısının ölümüyle tekrar sarsıldı. Andre Maria Ampere, Paris’e taşındı ve işlerini burada devam ettirdi.

30’lu Yaşlarda Gelen Şöhret

Ampere 34 yaşına geldiğinde adı dünyaca ün kazanmış ve birçok çalışmada yeri geçen ünlü fizikçi ve matematikçi olarak geçmeye başlamıştı. Andre Maria Ampere, bu kadar çalışmanın meyvelerini yavaş yavaş alıyordu. Bu başarı ona motivasyon kaynağı oldu.

Bu kadar ün yaptıktan sonra birçok okuldan iş teklifi gelmesinden dolayı Ampere bu okullar arasından bir seçim yaptı ve Polytechnic School of Paris’te görevine profesör olarak başladı.

Bu okulların imkânlarının çok olmasından dolayı Andre Maria Ampere ilerde ismini çok duyacağımız elektromagnetizma üzerinde ilk çalışmalarına burada başladı. Bu gelişmeden sonra Ampere konusu ile alakalı araştırmalar yapmaya başladı. 11 Eylül 1820’de Oersted’in gözlemlerini öğrendiği sabah onun çalışmaları için dönüm noktasıydı.

Oersted ’un kitabındaki küçük notları ve önemli gördüğü ve kendi çalışmalarında da kullanacağı kenarları kendi kitabına geçirerek aklından yapmak istediği elektromagnetizma modeli tasarladı.

Tasarladığı modelde Oersted’un kitabından da yararlanan Andre Maria Ampere yeni bir çalışmaya girişmek istedi. Kitabı okuyup araştırmalarını yaptıktan sonra Ampere tellerin iki ayrı yerden geçip birbirlerine bağlayarak bu zıt yönlü elektrik uçlarının birbirine etki edip etmediği deneyler ve araştırmalar sonucunda bulmak istedi.

Bu konuda test ettiği deneyler istediği gibi sonuçlanınca 7 gün sonunda Fransız Bilimler Akademisi’ne yaptığı akıl almaz deneyini sundu. Akım geçebilen iki zıt ya da eş paralel telin akım yönüne doğru dik kuvvet doğrultusunda etki ettiğini gösteriyordu.

Andre Maria Ampere aynı zamanda çalışmalarında Oersted’ın gözlemlediği pusulanın sağa kısım vida kuralına göre dizayn edildiğini de belirtti. Bu kural doğrultusunda çıkan sonuçta sağ elin baş parmağına doğru, telin içerisinden geçen akımın ise diğer parmaklar yönü de hareket ediyordu.

Bu çalışmalarının en büyük amacı elektrik motorlarının geliştirilebilmesini sağlamak ve bu geliştirdiği elektromanyetizmayı elektrik motorlarda kullanmaktı.

Ayrıca Ampere’in yapmış olduğu elektromanyetizma deneyi o dönemlerde aynı konu ile uğraşan bilim insanlarının deneylerinden bağımsızdı.

Yani Michael Faraday (d. 1791, ö. 1867) ve Joseph Henry (d. 1797, ö. 1878) elektromanyetizma alanlarında çalışmalar yapmış fakat çalışmalarını birbirlerinden bağımsız olmasını tercih etmişler.

Rüyada Bile Gözlem Yapmak

Ampere fazlasıyla inatçı ve istediğini elde edemeden o işi bırakmayan bir adamdı. Bu kimi zaman onun işine yararken kimi zaman da işine yaramamıştır. Ama o kadar inatçıydı ki sağ elinde tebeşir sol elinde silgi, önünde kara tahta günlerce gözlemlerini açıklığa kavuşturmak için matematiksel işlemler yapardı.

Kendini gözlemlerine o kadar çok verirdi ki bazı durumlarda sabah başladığı gözlemi gece yarılarına kadar devam ettirirdi.Kendi kafasından yeni denklemler kurduğu ve bunu kimi zaman rüyasında bile gördüğünü söylemektedir.

Hatta uyumadan önce birkaç saat bugün yaptığı gözlemleri düşünür ve eğer gözlemi o gün istediği gibi çıkmamışsa, yatağında sabaha kadar nerede eksik yaptığını bulmak ve düzeltmek isterdi. Ayrıca Ampere işinin yarım bırakılmasını da istemezdi.

Onun düşüncesine göre ya bir işe başladığında onu yarım bırakmayacaksın ya da o işe hiç başlamayacaksın. Bu düşüncesinden dolayı gözlemlerinden genellikle büyük oranda verim alıyordu.

Andre Maria Ampere ismi yaptığı önemli çalışmalar neticesinde akım birimine verildi. Bugün hepimizin bildiği amper teriminin kaynağı ünlü bilim adamının ismidir.

Ampere’in son büyük çalışmasında 1825 yılında yaptığı bütün çalışmaları not etmiş ve Amper yasası olarak bir denklemle bütünleştirmiştir. Ardından dinlenmeye çekilmiş ve 1836 yılında vefat etmiştir.

Makale: Sektörüm Dergisi