isitma-sistemi-komponentleri-2

Merkezi ısıtma ile ilgili olarak, 2008 yılından itibaren önce 1.000 m2, sonra güncellenerek 2.00 0m2‘yi geçen yapılara da merkezi ısıtma zorunlu hale getirilmiştir. Bir ve/veya birden fazla hacmi, istenilen sıcaklığa çıkarmak ve bu sıcaklıkta kararlı bir şekilde tutmak işlemlerine ısıtma demekteyiz. Bu işlemleri yapan tesislere de Isıtma Sistemleri denir.

Isınma ihtiyacı, insan vücudu ile çevresi arasındaki ısı alışverişi ile bir ısı değişimi dengesi kurma ve ısıl konfor ortamını sağlama gereğinden doğmuştur. İnsanların barındığı veya çalıştığı binalarda ısıl konfor şartları, verimli çalışma ve sağlık yönünden önemlidir.

Isıl konfor günümüzde yalnız insanlar için değil bütün hassas cihaz ve makineler için de gereklidir. Canlılar içerisinde insan, fizyolojik bakımından tropikal iklim şartlarına uygundur.

Bir insanın rahat ve güvenli yaşayabilmesi için çevre sıcaklığının belli bir değerde olması gerekir. Bu değer 15̊ C ile 27̊ C arasında değişir. Dış hava sıcaklığı kış aylarında çok düştüğü için ortamların ısıtılması gerekmektedir. Bunlara göre insanın rahat yaşaması için ortam sıcaklığı 18°C – 24°C arasında ( ideal 22°C ) olmalı ve nem oranının da %40 – %70 arası ( ideal %50 ) olmalıdır.

Isıtma sistemleri genel olarak dört ana gruba ayrılır;

√ Merkezi ısıtma (bina altından ısıtma)

√ Tekil ısıtma (kat ve villa ısıtması)

√ Bölgesel ısıtma (uzaktan ısıtma)

√ Sıcak havayla ısıtma

1) Enerji Kaynakları ve Isı Üreticileri

2) Isı Dağıtımı

3) Isı Aktarımı 

Kazan dairesi (ısıtma sistemi) ile vücudumuzu eşleştirdiğimizde ilgi çekecek bir benzerliği görmekteyiz. Siz de bu gözle baktığınızda, bana hak vereceksiniz. Vücuttaki hücrelerimiz = kazan, kalbimiz = sirkülasyon pompası, damarlar da = çelik/pex borular görevi yapmaktadır. Adeta ısıtma sistemi tasarlanırken, vücudumuzdan ilham alınmıştır.

İklimlendirme görevi de dolaşım sistemimizin vazifeleri arasındadır. Hücreler tarafından üretilen ısı, eşit miktarda vücuda dağılarak iç ısı dengesi oluşturulur. Fiziksel aktivite esnasında oluşan terleme bu mekanizmanın bir sonucudur. Böyle bir mekanizma olmasaydı, vücudun çalışan bölgeleri sıcak, diğer yerler soğuk olacaktı.

Kalbimiz kanı pompalar, damarlarımız da bu kanı dokulara ulaştırır. Kan kalbe geri döndüğünde devrini tamamlamış olur. Dolaşım sistemi bunu elbette damarlar aracılığıyla yapar.

Damarlarımız 100 bin kilometrelik bir taşıma aracıdır. Bu araç ile vücudumuzda günde 9 bin litre kan dolaştırılır.

Akyuvarlar vücudumuzu korurken, mekanik sistemlerimizdeki boru ve komponentler sayesinde Kimyasal Koruma sağlarız. Bunu yapacak mekanizmalarsa, yapı site yönetimi/işletme yönetim firmaları vb. departmanlardır.

Mekanik sistemlerde, kimyasal koruma (korozyon inhibitörü ve diğer yardımcı bileşenleri) yapılırken, kapalı devre sisteminde bulunan metallerin niteliğine göre uygunluğu belgelenmelidir.

Korozyon inhibitörü ve diğer yardımcı bileşenleri, kapalı devredeki korozyon hızını yavaşlatacak, ısı transfer verimini düşürmeden, tüm tesisatın faydalı ömrünü artıracak niteliğe sahip olmalıdır. Korozyon inhibitörü ve diğer yardımcı bileşenleri, kapalı devre suyunda çamur oluşumunu önleyecek bileşenler içermelidir.

Akyuvarlar vücudumuzu korumakla görevli hücrelerdir. Bu hücreler, vücudumuza ait olmayan her şeyi yok etmek için iş başındadır. Bir dedektif gibi vücuda giren bakterileri, virüsleri ve tehlike meydana getirebilecek her türlü maddeyi arayıp bulur ve izleyerek en uygun and a yok ederler. Akyuvalar = Kimyasal Koruma ile nerdeyse aynı işi yapmaktadır.

Sonuç Olarak;

Ülkemizde artan nüfus ve kentleşmeye paralel olarak hızla ilerleyen konutlaşma, beraberinde ciddi enerji talebi oluşturmaktadır. Bu talebin karşılanmasında doğal gaz başı çekmektedir. Doğal gazdaki dışa bağımlılık ve arz güvenliği gibi sorunlar nedeniyle tüketimde olduğu kadar üretimdeki enerji verimliliği de önem kazanmaktadır.

EPDK raporlarına ve sektörel verilerine dayanarak yapılan hesaplamaya göre 2019 yılında net doğal gaz ithalatı 44,5 milyar m3 civarında gerçekleşti. Toplam LNG ithalatı 12 milyar m3 ile toplam ithalatın %27’ini oluştururken, boru gazı ithalat miktarı 32,5 milyar m3 civarında gerçekleşti.

Doğal gaz tüketiminde dışa bağımlılık oranı, petroldekinden de yüksek olup, Türkiye gaz talebinin %99,3’ü ithalatla karşılanmaktadır. Bu veri bize aslında devletimizin; 8 Temmuz 2019 tarihinde güncellediği “Merkezi Isıtma ve Sıhhi Sıcak Su Sistemlerinde Isınma ve Sıhhi Sıcak Su Giderlerinin Paylaştırılmasına İlişkin Yönetmeliği’nin binalarımızı yaparken ki her aşamasında; projelendirme, tasarlama, uygulama ve denetlemenin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

Konumuz olan, ısıtma sistemindeki komponentlerin seçiminde elimizde geldiği kadarıyla, uygulamayı yapacağımız yapıya uygun, fizibıl sistem komponentlerini seçerek üstümüze düşen mühendislik katkısını sağlanmak her meslektaşımın görevidir.

Ürettiğimiz binalarda; enerjinin ve enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, enerji israfının önlenmesi, enerji maliyetlerinin azaltılması ve çevrenin korunmasını sağlamak için, asgari olarak binanın enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırması, yalıtım özellikleri ve ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin verimi konularında elimizden gelen tüm gayreti göstermek ayrıca bir vatandaşlık görevimizdir.

Özellikle ısıtma sisteminde; projelendirme, tasarlama ve yapım aşamasında verimliği ön planda tutmak olmazsa olmazımız olmalıdır. Binanın enerji kullanımı azaltmasının nedenlerden birisi de dünyada iklim kuşaklarından yararlanmaktır.

Dünyada farklı iklim kuşakları vardır. Bizler yaşadığımız binaları iklim koşullarına göre tasarlamak zorundayız. En ince ayrıntısını düşünüp hayata geçirmekle aslen mükellefiz. Binanın enerji sistemini en masrafsız tasarruf sağlayacak şekilde inceler, mimaride uygulamamız gerekir. Bizden sonra gelecek nesillere yani çocuklarımıza, yaşanabilecek bir dünya bırakmak, onlara borcumuzdur.

Kaynakça;

Isıtma Tesisat Tekniğinin Temelleri

https://www.mmo.org.tr/sites/default/files/statik_sayfa-ekleri/ISITMA%20TES%C4%BOSAT%20TEKN%C4%B0%C4%9E%C4%B0N%20TEMELLER%C4%B0.pdf

Isıtma Sistemleri Ders Notları tesisat.org/isitma-sistemleri-ders-notlari.html 

Akdeniz Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu İklimlendirme ve Soğutma Teknolojisi (Makina Yüksek Mühendisi Orhan KISA) 

Bölgesel Isıtma Nedir? kojenturk.org/tr/bolgesel-isitma-nedir-7 

Ülkeler Bazında Doğalgaz İthalatı tpao.gov.tr/?mod=sektore-dair&contID=43

 

Semih Çalapkulu
2002 yılında, Fırat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makina Mühendisliği bölümü mezun olup, Makina Mühendisi lisans programını tamamlamıştır. Evli, Dilara ve Furkan isimli iki çocuğu var. Meslek hayatına sırasıyla; Aydın Grup, Ciner Grup ve 2006 yılından itibaren Kuzu Grup’ta Mekanik Grup Şefi olarak, çalışma hayatına devam etmektedir. Kuzu Grup, 1943’ten bu yana 500’ün üzerinde projeye imza atarak, 100.000’den fazla konut, hastane, okul, avm, arıtma tesisleri vs. teslim etmiştir. 18 yıllık Kuzu Grubundaki çalışma hayatında; İnşaat sektöründe, toplamda 12.000 adet konutta, okul, otel, avm ve hastane işlerinin bulunduğu 15 adet ayrı projenin farklı zaman dilimlerinde yer alma şansı almıştır. Güncel olarak, SeaPearl Ataköy Hastane Projesinde görev almaktadır. 2019 yılından itibaren; teknik yazıları, teknik makaleleri ve serbest yazıları 60’ı aşkın yerden yayınlanmıştır. Bunların bir kısmı: MMO, TTMD, TESYÖN, MTMD, MÜKAD, İnşaat Yatırım Dergisi, Sanayi Gazetesi, Sektörüm Dergisi, Mechanic Dergisi, Termoklima Dergisi, İnşaat Tedariği Dergisi, Enerji ve Tesisat, Medya Siirt, Baret Dergisi, Akıllı Binam, DTK, Ankaranın Sesi, ST Endüstri Dergileri, Mühendistan, Termodinamik Dergisi, Birleşim Dergisi, İlkses Gazetesi, Siirt Gazetesi, ESSİAD, TMMOB Dergileri, Mühendis Beyinler, ZeroBuild Journal, Sektörel Yayıncılık, İnşaat Dünyası, İnşaport, Doğa Yayın, Hvac360, Emlak Kulisi, B2B Dergileri’dir. 2020 yılından itibaren, ZeroBuild’te yönetim sekretaryası içinde olup, ZeroBuild Summit’te Makina Mühendisleri Ağı Lideri olarak faaliyetlerini yürütmektedir. 2021 yılından itibaren, Fırat Üniversitesi Makina Mühendisliği Danışman Kurulu üyesidir. 2022 yılında kurulan, Uluslararası Tesis Yöneticileri Derneği’nde kurucu üyesidir. 2022 yılından itibaren, TESYÖN Yönetim Kurulu üyesidir. Yirmi seneyi aşkın sürede; inşaat sektörü başta olmak üzere, maden sektörü, prosesler, petrokimya tesisleri, üretim başta olmak üzere birçok alanda çalışarak, ilgili sektörlerde tecrübe sahibi olmuştur.