Değerli Sektörüm dostlarım sıcak bir Ağustos ayından merhaba. Yeni bir pazarlama anlayışı olan “yeşil pazarlama” yazı serimize bu ay, bu yeni pazarlama yaklaşımının işletmelere sunduğu fırsatlardan ve fırsatların doğru değerlendirilmesi sonucunda markalara sağladığı avantajlardan söz edeceğim.
İşletmeler arasında yeşil pazarlama yöntemleri ile tüketiciye ulaşırken rakiplerinden bir adım öne geçerek tüketicin ihtiyaçlarını belirleyip fırsata çevirebilenler, tüketicisiyle aynı dili konuşmaya başlarlar. Onların alım isteklerine cevap verme fırsatıyla kendi satışlarını arttıran markalar, aynı zamanda çevreye duyarlı birer işletme oldukları imajını yerleştirme fırsatını değerlendirerek tüketicilere güven verirler.
Değerli sektör dostları, tüketicilerin son yıllardaki doğaya karşı olan koruyucu tavırları, işletmelerin bu tavrı görüp, bu duyarlılığı tespit etmesi sonucunda yakaladıkları fırsatlar sayesinde kazançları artacak ve pazar paylarını arttırabileceklerdir.
Dünyada olduğu gibi ülkemizde de işletmelerin son yıllarda ellerine geçirdikleri bu fırsatlar sayesinde, özellikle bunları yakalayan ve lehine çeviren işletmeler bu yaklaşımları ile kazançlarını arttırmışlardır.
Tüketicilerin %80’inden fazlası artık satın alma davranışını çevreye karşı duyarlılık gösteren işletmelere doğru yöneltmişlerdir. Bu işletmeler tüketicinin taleplerine olumlu geri bildirim verdikçe tüketicilerde marka sadakati oluşmuştur.
Bu işleyişe güzel bir örnek olarak; özellikle kağıt israfı ile yola çıkan kağıt ve yazıcı üreticilerinden bilinen bir marka, geri dönüşümlü fotokopi kağıtlarını pazara verirken yazıcısında kullanılan kartuş mürekkeplerini kimyasal olmayan formları ile tüketicilerine sunmaktadır.
Yine ülkemizde de olan bir zincir market, alışveriş poşetleri olarak doğada kendini kısa sürede yok edebilme özelliği olan poşetleri kullanmaya başlamış olup, rakiplerine karşı bir avantajı yakalamış oldu.
Yine kendisine ve çevreye zararlı olmayan ürünler sunan firmaların ürünlerini tercih eden bilinçli tüketicilerin beklentilerine bir diğer önemli örnek, bir beyaz eşya markası son zamanlarda reklamlarında kullandığı plastiğin geri dönüşümden elde ettiklerini açıklayarak çevre duyarlılığını tüketicisine göstermekte olup birlikte el ele çevremizi koruyalım mesajını vermiştir.
Ayrıca bir çöp poşet üreticisi marka ise çöp poşetlerinin doğada kendini yok eden özellikte olduğunu ve çevreye karşı duyarlı olduğunu tüketicisine “birlikteyiz” mesajı vererek aktarmaktadır. Çünkü bilinçlenen tüketici artık satın alma kararlarına özen gösterirken özellikle çevreye zararlı olmayan ürünleri tercih etmeye başlamışlardır.
Yine fırsatları değerlendiren bir çocuk tekstil markası ise kullanılan ipliğin organik olduğunu, boyanın ise tamamen doğal toprak kökenli olup non-alerjen özellikte ve toksik madde içermediğini anlatmaktadır.
Dolayısıyla günümüzde markalar, sağlığa ve çevreye duyarlı bir üretimleri olduğunu söyleyerek yeşil pazarlama faaliyetlerinde bulunmaktadırlar.
Burada fırsatları daha çocuk ürünleri tüketicileri lehinde kullanan birçok marka, aslında rakiplerinden önce fırsat yakalamışlar ve öne geçmeyi başarmışlardır.
Değerli dostlarım, bazı içecek üreten firmalar ise son zamanlarda katkısız üretim yaptıklarını ve sağlığa karşı duyarlı olduklarını, içecekleri pet şişe yerine cam şişeler ile sunduklarını tüketiciye benimseterek, rakiplerine karşı tüketicisinin gözünde farkındalık yaratmışlardır.
Kısaca özetlemek gerekirse, çevreye ve sağlığa duyarlı üretim yapmak işletmelerin aynı zamanda gelecek yatırımlarıdır. Müşteri sadakatini yakalamak adına şimdiden bir fırsatı değerlendirdikleri anlamına gelir.
Güzel yarınların daimi olması dileğiyle.
